Avrasya'nın 2023 Vizyonu'na  Suriye Damgasını Vurdu

Avrasya'nın 2023 Vizyonu'na  Suriye Damgasını Vurdu


'Avrasya'nın 2023 Vizyonu'na  Suriye Damgasını Vurdu

Başkent  Platformu Suriye Temsilcisi Av. Ali Öztürkmen, Suriye’de “insanı yaşat ki devlet yaşasın” düşüncesi çerçevesinde yaptıkları çalışmalara dikkat çekerek  “yani insanların yaşamasını istiyorum fakat katil Esat Suriye halkına zulüm ediyor. Suriye’de kan ve gözyaşı var. Dünya buna sesiz kalıyor” dedi.

Ankara (Sivil İnisiyatif)Avrasya Kalkınma Platformu'nun düzenlediği 'Avrasya'nın 2023 Vizyonu' konulu sempozyumun kapanış oturumu gerçekleşti. Platform Genel Başkanı Hasan Cengiz, çalışmaların hedefinin 'Avrasya Birliği' olduğunu vurguladı. Keçiören Belediyesi Yunus Emre Kültür Merkezi'ndeki 'Avrasya'nın 2023 Vizyonu' konulu sempozyum sona erdi. Avrasya Kalkınma Platformu Genel Başkanı Hasan Cengiz'in ev sahipliğinde gerçekleşen sempozyumun kapanış oturumuna AK Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve Parti İçi Demokrasi Hakem Kurulu Başkanı Necati Çetinkaya, AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan, Kırgızistan Milletvekili ve Avrasya Kalkınma Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Anarbek Kalmatov, Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, Başkent Platformu Suriye temsilcisi Av Ali Öztürkmen ve yine bazı belediye başkanları ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. 
 

Çetinkaya “Avrasya, Çin’den Balkanlara büyük bir coğrafyadır”

Avrasya Düşünce Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Celal Erbay'ın moderatörlüğünü yaptığı toplantıda söz alan Necati Çetinkaya, Avrasya denince tüylerinin diken diken olduğunu dile getirdi. Avrasya'yı anlatırken heyecanlandığı gözlenen Çetinkaya, geçmişe dikkat çekerek, "Buhara'yı görmediyseniz, tavsiye ederim gidin görün" dedi. Yine ortak kültüre işaret eden Çetinkaya, salondakilere Kaşgarlı Mahmut'un, Yusuf Has Hacib'in, Ahmet Yesevi'nin Ali Şir Nevai'nin eserlerini okumalarını önerdi. 

Çetinkaya, bölgenin edebiyatından, sosyal yapısından bahsederken, Avrasya coğrafyasının tarifinin de yanlış yapıldığını söyledi. İpek Yolu'nun önemini anlatan Çetinkaya, Avrasya denince akla Çin sınırlarından Balkanlara kadar büyük bir coğrafyanın anlaşılması gerektiğini belirtti. Çetinkaya, konuşmasında AK Parti ile birlikte Türkiye'nin Avrasya'daki çalışmalarının kat kat arttığını da ifade etti. 

Erdoğan “İznik’in Fethinde on binlerce Kırgız Şehit Oldu”

Yine söz alan Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan da Avrasya'yı ata yurt ile ana yurdun birleşmesi olarak tanımladı. Erdoğan, konuşmasında ortak geçmişten bir örnek vererek, Orhan Gazi'nin İznik'i fethinde 10 binlerce Kırgız'ın nasıl yardıma koştuğunu ve şehit olduğunu anlattı. Erdoğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ile restore edilen Orhun Anıtları çalışmalarında bulunmaktan da gururlandığını ve duygulandığını sözlerine ekledi. 
 

Hasan Cengiz “Hedef Avrasya Birliği”
Sempozyumun önemine dikkat çeken Avrasya Kalkınma Platformu Genel Başkanı Hasan Cengiz ise Platformun amacının 2023 yılında Avrasya Birliği'nin kurulması olduğunu belirtti. Cengiz, bu hayali Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun da dile getirdiğini hatırlatarak, bugün bu çalışmanın Rusya Devlet Başkanı Putin tarafından hayata geçirilmeye çalışıldığına işaret etti. Cengiz, sözlerini şöyle sürdürdü:  "Fakat Davutoğlu'nun ve bizlerin kafasındaki Avrasya Birliği ile Putin'in kafasındaki Avrasya Birliği aynı değil. Bizim birliğimizde dostluk, kardeşlik ve Osmanlı ruhu olacak".

Mustafa Ak “Üzerimize düşeni yapmaya hazırız”

Keçiören Belediye Başkanı Ak da Başbakan Erdoğan'ın koymuş olduğu 2023 vizyonunun sadece Türkiye ile sınırlı olmadığına değinerek, Avrasya'nın 2023 vizyonununda bu kapsamda olduğunu aktardı. Ak, belediyeler olarak kendi üzerlerine de yükümlülük düştüğünü belirterek, belediye etkinliklerinin önemine dikkat çekti. 

 

Başkent Platformu Suriye Temsilcisi Av.Ali Öztürkmen İn Konuşmaları Geceye Damgasını Vurdu.

Öztürkmen’in Konuşmasından Satır Başları!

Başkent Platformunun Suriye temsilcisi olarak burada bana konuşma fırsatı verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Başkent Platformunun Suriye temsilcisi olarak Suriye de “insanı yaşat ki devlet yaşasın” fikrini anlatmaya yaymaya çalışıyorum, yani insanların yaşamasını istiyorum fakat katil Esat Suriye halkına zulüm ediyor. Suriye’de kan ve gözyaşı var. Dünya buna sesiz kalıyor.

Avrasya bölgesinde kan ve gözyaşı var ne zaman bu kan ve gözyaşları duracak?

Biz Suriye Türkmenleri olarak sadece Suriye’de veya Avrasya bölgesinde değil tüm dünyada kan ve gözyaşının durmasını ve insanların özgürce yaşamasını istiyoruz.

İki yıla aşkın Suriye devriminde, Türkiye Hükümetinin olaylara bakışı ve yaklaşımı, Türkiye’nin Ortadoğu stratejisinde yeni bir yörüngede olduğunu göstermektedir. ?

Buradan TC yetkililerine seslenmek istiyorum Suriye’deki 3.5 milyon Türk varken sadece Ihvan kardeşler örgütünün desteklenmesi Türkmenlerin yok sayılması, kamplarda 2. sınıf mülteci muamelesi görmeleri acaba geliştirilen hangi politikaların habercisidir?

Bu yaklaşım ve Bakış Ortadoğu ve İslam Dünyasının Lider ülkesi olan Türkiye için ileride çok iyi sonuçlar vaad  etmemektedir, bu nedenle bu strateji karşı, Türkiye lehine ve çıkarlarına olmayan bazı Paktlar ve cepheleşmeler doğuracaktır, bir çok sorunlarla inleyen İslam Dünyası daha da büyük dertlere sürükleyecektir.

 Gönül isterdi ki; Türkiye devleti ve Hükümeti’nin bakışı tüm Türk-İslam Toplumlarını ve devletlerini kucaklayan, politikalar üreten bölgesinde hatta dünyada lider ülke konumuna gelsin fakat Türkiye maalesef  Lozan’dan sonra İngilizlere verilen sözler gereği kendisini İslam Dünyasından soyutlamıştır. Halifenin Türkiye den kovulmasından bu yana Türk ve İslam alemi lidersiz bırakılmıştır. Maalesef Türkiye’de  İslam Dünyasında, Lider olacak biçimde akıllı siyaset geliştiren bir Hükümet çıkmadı. Ancak Türkiye özellikle son10 yıldır ak parti hükümeti sayesinde bölgesinde ve dünyada bir ivme kazandı diyebiliriz. Bu fırsat istikrar devam ettirilmeli. Bu coğrafyanın Türkiye ye ihtiyacı var orta doğuda hatta dünyada kanın gözyaşının durması için Türkiye ye tüm insanlığın ihtiyacı var. Tarihi misyonu gereği gerekeni kendine yakışanı yapmalıdır.

Yüzümüzü Suriye’ye döndüğümüzde bugün Suriye Türkmenlerin savaşçılığını ve Türk Tarihini Suriye muhalefetinin siyasi oluşumunda, Türkmen varlığını yok saymaktadırlar, Mazlum Suriye Halkının borazanlığını yapan Bazı gruplar da Türkmenleri yok saymakta, buradan sormak istiyorum Suriye Türkmenlerinin dışlanmasının nedeni nedir?, 1918 yılında (Fransız ve İngiliz) işgal küvetleri tarafından çizilen işgal sınırının Özvatanlarının dışında kalmalarımıdır?
Yoksa Araplaşmayıp biz Türküz diyip öz benliklerini korumaları, suç mudur? Neden Türk Devleti Hükümeti soydaşlarının çilesine ilgisizdir?

Nerede Osmanlı imparatorluğunun mirasında oturan Türkiye Cumhuriyeti devleti? Nerede Turanı Savunan dava Sahibi Türk Milliyetçileri, Doğu Türkistan çok Uzaklarda Göremiyorsunuz! Resmin bütününe iyi bakmak gerekmez mi? Daha dün Katil Esad’ın Borazanlığını yapanlar neden milliyetçilik adına Suriye Türkmenlerinin önüne geçirilmeye çalışılıyor?
Biliyorsunuz Çanakkale’de ve Sarıkamış’ta yatanlar bizimde atalarımız, bir gün sordunuz mu? Onların hangi kimliği taşıdıklarını, Halep’ten mi, Şamdan mı yoksa Kerkük’ten mi olduklarını, bu gün Suriye Türkmenlerine misafir diyorsunuz ama aslında onlar ikinci sınıf mülteci, neden Suriye Türkmenlerine çalışma ve oturum izni verilmiyor Öz Vatanlarında? peki Çanakkale’de ve Sarıkamış’ta kefensiz yatan Suriye Türkmenlerinden neden, onlara oturumuna izin verdiniz?

Neden; Türkiye, Suriye Türkmenlerinin Teşkilatlanmalarına yardım etmiyor, bu işi çoluk çocuğa bıraktı, Irak Türkmenlerine yapılan teşkilatlanma desteği Suriye Türkmenlerine neden yapılmıyor, Suriye Türkmenleri için bu savaş, ÖLÜM KALIM SAVAŞIDIR. Bizim için hayati önem taşıyan bir tarihi süreçte hiç bir deneyimi olmayan başarısız ve pısırık Öğrencilerden ne beklenilmektedir, bu işin Türk Hükümeti tarafından deneyimli ehil insanlara devredilmesi gerekmiyor muydu? Yoksa, bütün bunlar Sahipsiz Suriye Türkmenlerini haklı davasını yıpratma politikalarımıydı? Eğer niyet buysa, Altı oyulan Türkiye devam edip giden bu süreçte yok olacaktır. Türk devleti ( Osmanlı İmparatorluğu ) zamanında bizi buraya Kutsal Hac yolunu korumaya ve Bağdat seferi olumsuz sonuçlanırsa Anadolu’ya girebilecek olan Arap istilasını engellemek üzere görevli getirip yerleştirmiş iken şuandaki Hükümet, bizi birilerinin insafına terk etmemelidir…  Hasılı Türk devletinden öncelikli beklenti ve talebimiz:

Buradan Türkiye Cumhuriyeti devletinin yetkililerine sesleniyorum Bir An Önce Suriye Türkmenlerinin Kurucu Kurultayının Düzenlenip, Suriye Türkmenlerinin Deklarasyonunun Hazırlanıp İlanının Yapılması, Burada Suriye Türkmenleri Temsil Eden Meclisin Veya Heyetinin Oluşturulması Gerekmektedir dedi.

Katılımcılara plaket takdimi…

Sempozyum sonunda, çalışmalara katkılarından dolayı birçok siyasiye ve STK temsilcilerine plaket takdim edildi.



Başkent Platformu!

Ülke insanımızın asırlardır aşina olduğu, bir arada huzurla yaşama ve birbirinin derdiyle hemhal olabilme kültürünü, Platform tarafından, sivil örgütlülük alanına taşıyarak, sivil demokrasinin oluşmasına çok büyük katkı sağlamıştır.

Başkent Platformu

Başkent Platformu “İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın“ misyonuna inanmış; 1200 ü aşkın birçok kardeş dernek, vakıf, federasyon, Konfederasyon temsilcilikleri ile birlikte ortak çalışmalar yürütülmekte ve işbirliği yapmaktadır.

Talep Görüş Bildir

İletişim

BAŞKENT PLATFORMU